Tasarruf Yapmanın Zamanı

Farklı sahnelerde, aynı konuların inatla Sizi kovalaması ve Sizin de evrenin şakasını anlamış olmanız gerçekten çok keyifli. Bu hafta iki farklı koçluk görüşmemde aynı konuyu çalışmamız, evde Uğur ile yaptığımız sohbet ve bugün tamamladığım ted.com’daki Shlomo Benartzi’nin konuşmasının çevirisi tasarruf yapmak ile ilgili olunca, evrenin bugünlerde benim için uygun gördüğü gündem demek ki buymuş dedim. Dolayısıyla ben de konudan sapmadan Benartzi’nin çevirisinden kalanları yazmak istedim bugün.

Benartzi Davranışsal Ekonomi alanında çalışıyor. Ekonomi ile Psikolojinin birleştiği, insanların para ile olan ilişkilerindeki davranışlarını ve ardındaki nedenleri inceleyen bir bilim dalı Davranışsal Ekonomi. İşin eğlenceli kısmı ekonomideki ezberlenen varsayımları biraz tehdit eden bir alan. Tüm insanlar mantıklıdır varsayımının gerçek yaşamda çalışmadığını ortaya koyması gibi. Ya da arz talep etkileşimlerinde tüm oyuncuların eş zamanlı kararlar alıp uygulamaya taşımaları gibi. Benartzi’nin konuşmasında öne çıkan satırlar nasıl davranmayı istediğimiz ile nasıl davrandığımız arasındaki farkları anlatıyor.

Ortalama bir Amerika’lının yılda 1.000 dolar şans oyunlarına bütçe ayırdığını, ancak sadece yüzde birinden bile daha azının emekliliği için tatminkar ölçüde tasarruf yapabildiğini anlatıyor konuşmasında. Çünkü tasarruf yapmak, şimdi harcamaktan, şimdi keyif almaktan vageçmek anlamına geliyor ve biz insanlar kayıp hissinden hiç ama hiç hoşlanmıyoruz. Aslında maymunlar da hoşlanmıyor. :-)  Yapılan deneydeki bir grup maymuna bir elma verildiğinde maymunların sevindiği gözlemlenirken, diğer maymun grubuna iki elma verilip biri geri alınıyor. Sonuç olarak ikinci gruptaki maymunlar deneyinin sonunda bir elma ile kalsalar da, kayıp hissi onları çıldırtıyor.

Bir diğer davranış zorluğu ile atalet ile ilgili… Ya da soruların nasıl sorulduğu ile ilgili. Almanya ve Avusturya bir çok açıdan birbirine yakın olduğunu söyleyebileceğimiz iki ülke. Almanya’da organ bağışı oranı %12, Avusturya’da %99. Her iki ülkede de ehliyet ve kimlik alınırken kişilere organ bağısına ilişkin soru soruluyor. Sadece Almanya’daki formalarda yer alan soru: “Organlarınızı bğışlamakistiyorsanız kutucuğu işaretleyin” şeklinde olurken, Avusturya’da aynı soru: “Organlarınızı bağışlamak istemiyorsanız kutucuğu işaretleyin” şeklinde. Ve insanlar bir şey yapmayı yapmamaya tercih ettiklerinden sonuç %87 oranında değişebiliyor.

Tüm bu zorluklara karşı geliştirilen program ise sonuç garantili ve rahatsız edici ölçüde basit bir öneri. Gelirininizin küçük bir yüzdesini emeklilik fonu olarak ayırmak, hatta bu sadece zam dönemlerinde bile  yapılabiliyor ve zaman içerisinde ayrılan yüzdenin artması öngörülüyor. Ek tasarruf miktarı maaş artışı ile paralel olduğu için ve kişi parasını görmeden yapılacağı için kayıp hissi devreden çıkarılmış oluyor. Bu programın hayata geçirildiği şirketlerde faturalarını ödemekte zorlanan mavi yakalı çalışanlar bile sonuçlardan pek memnun kalmışlar.

Tasarruf yapmak iyi bir şeydir, yine de yarın başlamak daha uygun olacaktır demeden önce durup tekrar bir düşünmek iyi gelebilir.

Son soru: Geleceğe ilişkin planlarınız Sizi ne ölçüde tatmin ediyor? Bugün daha farklı neler yapabilirsiniz?

İyi pazarlar:-)

Mine Kobal Ok